Dua
Dua; Allah’tan yardım dilemek ve davet etmek gibi anlamlara gelir. Bizler dua ederek Allah ile konuşmuş ve isteklerimizi ona iletmiş oluruz. Yüce Allah da Kur’an-ı Kerim’de: “...Bana dua edin, duanıza cevap vereyim...”(13) buyurarak dualarımıza karşılık verece ğini bizlere bildirmiştir. İnsanlar, Allah’a olan yakınlıklarını ibadetle ve dua ederek gösterirler. Dua ederek Allah’a olan inancımızı ifade etmiş ve ona olan bağlılığımızı göstermiş oluruz. Yaptığımız dualarla Allah’ın bizlere vermiş olduğu nimetlere teşekkür ederiz
Dua İbadetin Özüdür
Dinimizde dua ve ibadet, birbirinden ayrılması mümkün olmayan kavramlardır. Hz. Muhammed (s.a.v.) “Dua İbadettir.” (14) ve “Dua ibadetin özüdür.” (15) buyurarak bu birlikteliği ifade etmiştir. Dua, isteklerimizi Allah’a ulaştırmanın en güzel aracıdır. İnananlar, isteklerini ve dileklerini ifade edebildikleri ölçüde Allah’ın kendilerine bir karşılık vereceğini bilirler. Bu anlamda dua, insanlar için temel bir ihtiyaçtır. İnsanın, kendisini yaratan Allah’la kurabildiği bu iletişim, onu her zaman güçlü kılar. Çünkü günümüzde insan, kalabalık ortamda bile kendini yalnız hissedebilmektedir. İbadet, inananlar için temel bir görevdir. İnananlar, Allah’a karşı kulluk görevlerini, peygamberlerin gösterdikleri şekilde yerine getirmekle sorumludurlar. Kulluk görevini yerine getirmek de ancak ibadetlerle mümkündür.
Niçin ve Nasıl Dua Edilir?
İnsanın iki yönünden bahsediliyor. Maddi yönü ve duygusal yönü. Dua insanın duygusal yönüyle ilgilidir. Aynı zamanda dua, her şeye gücü yeten Allah’la insan arasında kurulan karşılıklı bir ilişkidir. İnsan düşüncelerini ve dertlerini bazen en yakınlarına bile söyleyemez. Ama bizi yaratan Allah’a her zaman her istediğimizi dualarımızla iletebiliriz. Çünkü Allah’ın bizleri işittiğini ve gerekli çabayı gösterdiğimizde dualarımızı kabul edeceğini biliriz. Böyle yaptığımızda Allah’ın yanında değerimiz artar. Yüce Allah, Kur’an-ı Kerim’de bu durumu bize şöyle bildiriyor: “De ki: (kulluk ve) yalvarmanız olmasa, Rabb’im size ne diye değer versin?...”
-
Kötülüklerden uzak durmak için dua ederiz. Sevgili peygamberimizin bu konuda bizlere tavsiyesi var: “Dua, başınıza gelmiş ve gelecek olan musibetler için faydalıdır. Ey Allah’ın kulları! Allah’a dua edin.” (17) Büyük İslam alimlerinden Cafer-i Sadık da bir sözünde: "Belaya uğramaktan korkan kişi dua etsin" (18) demiştir. Ama burada unutmamamız gereken bir şey daha var: Dua sadece sıkıntılı anlarımızda değil, sevinçli ve neşeli zamanlarımızda da yapmamız gereken bir ibadettir. Çünkü insan sevdiğini sadece zor zamanlarında hatırlamamalı.
-
Dua etmenin en önemli nedenlerinden biri de Allah’a yakın olma dileğidir. İnsan dua ederek yalnız olmadığının bilincine ulaşır. Bu da insanı sürekli mutlu ve huzurlu yapar. İnsan, sevinçlerini ve sıkıntılarını dua ederek yüce Allah’la paylaştığında, Allah ile arasında bir bağ kurmuş olur. İnsan kendisini yaratan Allah’a dua etmelidir. Çünkü dua etmek insana Allah’ı hatırlatır. Peygamberimiz de günlük yaşamında sık sık dua ederek bizlere örnek olmuştur.
-
Kur’an’dan ve Hz. Peygamberin yaptığı dualardan örnekler ezberleyeceğimiz gibi içimizden geldiği gibi de dua edebiliriz. Dualarımızda samimi olursak Allah dualarımızı geri çevirmez. Ayrıca dua etmenin belirli bir zamanı ve mekânı yoktur. Her zaman ve her yerde dua edebiliriz. Sadece sıkıntılı anlarımızda değil, sevinçli zamanlarımızda da Allah’a dua etmeliyiz. Çünkü insan, sevdiğini hiçbir zaman unutmamalıdır. Allah bunu bizlere Kur’an’ da şöyle bildiriyor: “Kullarım sana, beni sorduğunda (söyle onlara): Ben çok yakınım. Bana dua ettiği vakit dua edenin dileğine karşılık veririm...”
Kur’an’dan ve Hz. Peygamberden Dua Örnekleri
-
“Hamd (övme ve övülme), âlemlerin Rabb’i Allah’a mahsustur. O, rahmândır ve rahîmdir. Ceza gününün mâlikidir. (Rabb’imiz!) Ancak sana kulluk ederiz ve yalnız senden medet umarız. Bize doğru yolu göster. Kendilerine lütuf ve ikramda bulunduğun kimselerin yolunu; gazaba uğramışların ve sapmışların yolunu değil!” (Fâtiha suresi, 2-7 ayetler.)
-
“... Ey Rabb’imiz! Bize dünyada da iyilik ver, ahirette de iyilik ver. Bizi cehennem azabından koru!..” (Bakara suresi, 201. ayet.)
-
“... Rabb’im! Bağışla, merhamet et. Çünkü sen merhamet edenlerin en hayırlısısın!” (Mü’minûn suresi, 118. ayet.)
-
“... Ey Rabb’im! Beni; bana ve anababama verdiğin nimetlere şükretmeye ve razı olacağın salih ameller işlemeye sevk et ve beni rahmetinle salih kullarının arasına kat!” (Neml suresi, 19. ayet.)
-
“... De ki: Ya Rabb’im ilmimi arttır.” (Tâ-Hâ suresi,114. ayet.)
-
“... Rabb’ im! Tıpkı beni küçükken koruyup yetiştirdikleri gibi sen de onlara acı.” (Isrâ suresi, 24. ayet.)
-
“Allah’ım sen Rabb’imizsin. Senden başka ibadete layık hiçbir ilah yoktur. Sen varsın, beni yarattın, ben senin kulunum, Allah’ım! Kötülüklerden sana sığınırım. Nimetlerine şükreder, değerini bilirim. Günahlarımı bağışla. Şüphesiz günahları bağışlayan ancak sensin.” (Tecridi Sarih Tercümesi, C. 12, s.333.)
-
“Allah’ım! Seni anmak, sana şükretmek ve sana güzelce ibadet etmek için bana yardım et.” (Ebu Davud, Dua, 86. hadis.)
-
“Allah’ım, bize dünyada ve ahirette güzel şeyler ver.” (Müslim, Zikir, 35. hadis.)
-
“Allah’ım, beni doğru yola ilet ve o yolda başarılı kıl.” (Müslim, Zikir, 78. hadis.)
-
“Ey Allah’ım kötü ahlaklı olmaktan, kötü işler yapmaktan ve yanlış inançlara sapmaktan sana sığınırım.” (Tirmizî, Dua, 126. hadis.)
-
“Allah’ım! Fayda vermeyen ilimden, ürpermeyen kalpten, doymayan nefisten, kabul olunmayan duadan sana sığınırım.” (Müslim, Zikir, 73. hadis.)
Kültürümüzden Dua Örnekleri
Dua, kültürümüzde önemli bir yer tutar. Kültürümüzde hayatın her anıyla ilgili dua ifadeleri vardır. Yatağa yatarken, yolculuğa çıkarken, yemekten sonra, bayramlaşmalarımız, tebrikleşmelerimiz hep dua örnekleriyle doludur. Her işe dua ile başlamak, önemli bir geleneğimizdir. Toplumumuzda esnaf; bir malı sattığında “Afiyet olsun!”, “Hayrını gör!”, “Güle güle giy!” “İyi günlerde kullan!” diyerek teslim eder. Müşteri de malı alıp parayı öderken; “Sağ olasın!”, “Allah bereket versin!” diyerek teslim alır. Bu gibi dualarımıza bir örnek de ramazan ayında oruç açarken yapmış olduğumuz dua örneğidir. Bu dua şöyledir:
“Allah’ım! Senin rızan için oruç tuttum, sana inandım ve sana güvendim. Senin verdiğin rızıkla orucumu açtım. Yarınki oruca niyet ettim. Benim geçmiş ve gelecek günahlarımı bağışla Allah’ım!” Alevi-Bektaşi geleneğinde de duanın özel bir yeri vardır. Duaya Alevi-Bektaşilikte "gülbenk" denir. Alevi-Bektaşilerce okunan gülbenklerden biri şöyledir: “...Yaptığımız ibadetler , hizmetler kabul ola, Allah bütün kusur ve günahlarımızı bağışlaya. Doğru yoldan ayırmaya... Eşimize, dostumuza, komşumuza, çocuklarımıza yeryüzündeki bütün müminlerle beraber hayırlı işler, hayırlı ameller, hayırlı düşünceler nasip eyleye...”